Cumhuriyetimizin kuruluşunun 101. yılını kutlarken, 29 Ekim’in temsil ettiği bağımsızlık ve özgürlük değerlerini yeniden hatırlamak ve bu büyük mirasa sahip çıkmak, her bir Türk vatandaşının en büyük sorumluluğudur. Türkiye Cumhuriyeti, sadece bir devlet kurma çabası değil, aynı zamanda bir medeniyet inşa etme ülküsüdür.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kurulan Cumhuriyetimiz, bizlere yalnızca bir vatan değil, aynı zamanda bu vatanı nasıl koruyacağımızı, geliştireceğimizi ve dünya milletleri arasında nasıl yükselteceğimizi öğreten ölümsüz bir miras bırakmıştır.
Atatürk’ün “Bağımsızlık benim karakterimdir.” sözü, Cumhuriyetin temelini oluşturan bağımsızlık ilkesini en yalın haliyle özetler. Ancak bu bağımsızlık, yalnızca toprakları savunmakla sınırlı değildir; aynı zamanda bireylerin akıl ve vicdan özgürlüğüne, yani demokratik bir toplum olma bilincine dayanır. Cumhuriyetin bizlerden beklediği, bu özgür zihniyetle hareket eden ve bilimin yolunu izleyen bireyler olmamızdır.
Atatürk, Kastamonu’da 1925 yılında bu çağdaşlaşma vizyonunu dile getirerek, “Fikrimiz, zihniyetimiz uygar olacaktır. Şunun bunun sözüne ehemmiyet vermeyeceğiz. Uygar olacağız ve bununla iftihar edeceğiz,” diyerek Türk milletinin medeniyet yolunda ilerlemesini amaç edinmiştir.
Atatürk’ün Mirası ve Gelecek Nesillerin Sorumluluğu
Cumhuriyetin yarınlarını emanet ettiği gençler, Atatürk’ün “Ey Türk istikbalinin evladı!” diyerek hitap ettiği ve gelecek mücadelesinde en önemli rolü verdiği nesillerdir. Atatürk, gençlere bırakılan bu mirası şu sözlerle tanımlar: “İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.”
Bugün, gençlerin görevi Cumhuriyeti korumak ve yüceltmektir. Atatürk’ün vizyonuyla uyumlu bir gelecek inşa etmek, bağımsız bir millet olmanın gururunu taşıyan Türk gençliğinin temel sorumluluğudur.
Cumhuriyetin temel değerleri, demokrasinin temellerini oluşturan adalet, iyilik, eşitlik ve insanlık gibi evrensel kavramlarla harmanlanmıştır. Bu yüzden, Cumhuriyetimizi koruma mücadelesi yalnızca bir milletin değil, aynı zamanda bir medeniyetin mücadelesidir. Bağımsızlığı karakterinin bir parçası yapan Türk milleti, hiçbir zaman boyunduruk altında yaşamamış ve demokratik ilkelerini de her koşulda korumuştur.
Eğitim ve Cumhuriyet İdeali
Atatürk, Cumhuriyetin aklı hür, vicdanı hür bireyler yetiştirme görevini öğretmenlere emanet etmiştir. Başöğretmenimiz Atatürk’ün “Yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır.” sözü, eğitimcilerin rolünün ne denli önemli olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Öğretmenler, bağımsız düşünebilen, sorgulayan, üreten ve özgür bireyler yetiştirme sorumluluğunu taşıyarak Cumhuriyetin temellerini sağlamlaştırmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği, onların emeğiyle şekillenmekte ve her geçen gün daha da güçlenmektedir.
Cumhuriyetin Değişmez İlkeleri ve Bağımsızlık Ruhu
Türkiye Cumhuriyeti’nin tam bağımsızlık anlayışı, Anayasamızın ilk üç maddesiyle güvence altına alınmış; değiştirilemez 4. maddesi ile de bu bağımsızlık ve kuruluş felsefesi sonsuza kadar yaşatılmak üzere bizlere miras bırakılmıştır.
Cumhuriyetimizin parolası “Ya İstiklal, Ya Ölüm!” olan bu tam bağımsızlık ilkesi, Türk milletinin medeni dünyada haysiyetli ve şerefli bir yer edinme iradesini temsil eder. Atatürk, “Ne kadar zengin ve bolluk içinde olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun bir millet, medeni insanlık karşısında uşak olmaktan öteye gidemez” diyerek bağımsızlığın değerini bizlere anlatmıştır.
Cumhuriyetin bize sunduğu özgürlük, bağımsızlık ve uygar değerlerin kıymetini bilmekle sorumluyuz. Bu değerleri gelecek nesillere en güçlü şekilde devretmek, bağımsızlık ruhuna ve Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesine sahip çıkmak her birimizin görevidir. Cumhuriyetin ışığı, yolumuzu aydınlatmaya devam edecektir.
101. yılında Cumhuriyetimiz, geçmişten aldığı güçle geleceğe emin adımlarla ilerlemektedir. Cumhuriyetin getirdiği uygar, bağımsız ve onurlu yaşam ideali, her Türk vatandaşının gönlünde bir meşale olarak yanmaya devam edecektir.
Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygı, minnet ve rahmetle anıyor; bu büyük mirasa sahip çıkacağımıza dair söz veriyoruz.
Yaşasın Hürriyet!
Yaşasın Cumhuriyet!
Ne mutlu Türk’üm diyene!
İlhami Serdar KARAMAN – 29.10.2024
x.com/iskaraman





